31 Mayıs 2010 Pazartesi

Ne acı..

Ne kadar acı bir güne başladık bugün. Bir yanda İskenderun'daki 7 şehidimiz, diğer yanda sayılarını hala tam olarak bilemediğimiz, amaçları sadece insani yardım götürmek olan barış şehitlerimiz.
Üzgünüz çok.
Elimizden dua etmekten başka birşey gelmiyor.
Allah'ım sen zalimlere fırsat verme
Onları KAHHAR sıfatınla kahr eyle.
(Amin)

28 Mayıs 2010 Cuma

Ondan bundan şundan

Bugün Cuma, yuppiii :)
Daha da güzel olanı yarın için izin alacak olmam sanırım. (henüz almadım ama bi sorun çıkmaz umarım:) Hiç değilse yarın sabah biraz uyuyabileceğim, sonrası gene yoğun. Olsun.

***
Kocayla beraber sağlıklı beslenme günlerine start verdik, umarım çabuk pes etmeyiz. Ondan ziyade ben daha çabuk havlu atan tiplerdenim ama napiim açlık eşiğim düşük :)
Akşama güzel ve doyurucu bir salata yapmayı planlıyorum. Farklı lezzet önerilerine açığım?

***
Son bir aydır elimde sürünen kitabı bitirsem de sırada bekleyen kitaplara geçsem. Sevmiyorum kitabı yarıda bırakmayı ne kadar sıkıcı olsa da. Çok nadirdir yarıda bıraktığım kitap. Elimdeki de ilerlemiyor mübarek, evir çevir aynı kelimeler, sonu gelmez betimlemeler, kelime oyunları. Bitse de gitsek yaw dedirtiyor insana..

***
Kavun sezonunu açtık dün itibariyle. Beni tanıyanlar meyvelerle hiç aram olmadığını bilirler ama kavun yiyebildiğim birkaç meyveden birisi. Millet çoktan kavun karpuz olayına girmiştir ama bana ancak dün denk geldi.

***
Yeniden öğrenciliğe dönüyor gibiyim kısmen de olsa. Yakında kursum başlayacak inş. Öğrencilik derken bu ara kendime ALES'e hazırlansam mı acep diye de sormuyor değilim. Kariyer kaygısından ziyade yeniden öğrenci olmak, kendimi geliştirmek için istiyorum bunu. Hoş tam da istiyormuyum pek emin değilim ya.

***
Böyleyken böyle işte.. Cuma'nız mübarek olsun efem, şimdiden iyi haftasonları..

27 Mayıs 2010 Perşembe

Bloglar arasında yeni keşfettiğim Eşarpkolik arkadaşımız güzel bir eşarp çekilişiyle merhaba diyor.  Bizde kendilerine hoşgeldin diyoruz ve başarılar diliyoruz :)  Tık tık

24 Mayıs 2010 Pazartesi

Haftasonu Haftasonuu


Çabucak gelip geçen bir haftasonunun ardından tekrar biraradayız, öhömm, şimdi özetler :)
Neler yaptık haftasonu bi bakalııım; cumartesi malum çalıştık, iş çıkışı ben Kadıköy'e gittim, bir görüşme sebebiyle. Giderken de yolda hesap yapıyorum kafamda şu kadar zamanda işi halledip kalan zamanı da gezmeye ayırırım diye. Bi de ablamı aradım yoldayken, benim Kadıköy'e doğru gittiğimi öğrenince du bende geliyorum dedi, aha gezmeye de arkadaş çıktı :) İşimi halledip ablamla da buluşunca kendimizi Kadıköy'ün sokaklarına vurduk. Cüzdanlarımızı hafiflettikten sonra yağmurda da bi güzel ıslandık ama hiç şikayetçi değilim ıslanmak da güzeldi. Akşam da evde yalnızdım kocito Cumartesi de işe gitmişti ve akşam da geç geldi.
Pazar sabahı da çoook sevdiğim arkadaşlarıma çoook sevdiğim arkadaşlarımızla kahvaltıya davetliydik (V.nin eşi ve benim eşim hariç hepimiz sınıf arkadaşıyız, o garipler de ya alıştılar bize yada artık uyum sağladılar:) gayet keyifli bir gün geçirdik. Özy sağolsun döktürmüş mükellef bir masa bizi bekliyordu ve ben çoook açtım. Anında mamaları hüplettik ve gün boyu da mütemadiyen bişeyler yedik içtik, haa arada diyetten de dem vurduk ağzımız tıka basa doluyken, bu ne yaman çelişkiyse artık :) Akşama az kalmıştı kalktığımızda, biz şehrin öbür ucundaki evimize gidene kadar da baya geç oldu. Velhasıl kendi namıma güzel bir haftasonu geçirdim, tiz vakitte benzer organizasyonlarda bulunmak temennisiyle esen kalın efenim.

21 Mayıs 2010 Cuma

zaman


Bu rehavetin bir sebebi olmalı ama görünürde bir sebep yok..
Akşamları nasıl olduğunu anlamadan hemen bitiveriyor. Vakit en kıymetli şey, şöyle aheste aheste bir iş yaptığımı hatırlamıyorum bile, hep bişeylere bir yerlere yetişme telaşı.. İşten çıkınca koştur koştur yemek hazırla, eşin geldiğinde masayı hazır bulsun, mutfağı hızlı topla ki namaz vakti geçmesin, sonra biraz oturabildiysen kendini şanslı say, akşamları kalan vakitlerde evinin kalan işlerini yap ki haftasonunda biraz nefes almaya vaktin kalsın, sonra da kalk yat ki sabah sürünmeden kalkabilesin, lego gibi herşey birbirine eklentili. Zaman planlaması herşeyin önünde..
Benim izin zamanım geldi gibi görünüyor...

17 Mayıs 2010 Pazartesi

TATLANDIK :)))


Bu mimler "elim sende" oyunu gibi :) İşin güzel yanı da bu olsa gerek, bloglar arasında iletişimin canlı tutulmasına vesile olduğu için. Neyse efenim bize bu sweet bear ı layık gören sevgili blogdaşcağızım aklının iplerini rapunzel misali salan arkadaşıma teşekkürlerimi sunuyorum.

Benim de izlediğim bir çok tatlı blog var bende Bir dilden her telden, Çatı katı, Pınar'ın klübesi ni ebeliyorum: ) Elim sizde hanımlar :)))))

8 Mayıs 2010 Cumartesi

Geriye doğru

Her zamankinin aksine hafta başı değil de haftasonuna girerken bir post yazayım, Bu hafta biraz boşladım buraları sebepsiz.
Neler yaptım bakalım bu arada, hımm;
* Artık iyiden iyiye havalar ısınıyor ve ben bundan çok mutluyum. Artık balkonda oturabileceğiz inş.
* Balkon demişken, balkonumu güzelleştirme operasyonum devam ediyor. Mevcut iki saksı çiçeğimin yanına 3 saksı daha ekledim. Begonyalarım tutar ve açar inş. Bu arada iki saksıya ektiğim maydanozlarım da yeşermiş, onlara bakınca mutlu oluyorum.
* Bu hafta içi bir akşam yeni evli bir arkadaşımıza ev ziyaretine gittik, keyifli geçti.
* Ben çarşamba günü işe gidecek gücü kendimde bulamadım, evde yattım.
* Haftasonu ekürilerle buluşup İSAMa gittik, uzun zamandır harcadığımız emeğimizin karşılığını görmeye, nitekim gördük de ama bir o kadar da sinir bozukluğu yaşadık. Neyse efendim bu konu daha çok su kaldırır.. Kızgınız..
*Sonra sonra yeğenimi sevdim bol bol, çook şeker bi sıpa oldu yaw :)
Böyle işte..

Bugünün programı belirsiz, bakalım neler yapacağız..

3 Mayıs 2010 Pazartesi

Kilo mevzusu

Bir aylık süre sonunda geldiğim noktayı açıklıyorum:

Nisan : 71.1
Mayıs: 70.7

Gülmek serbesttir.

Sen bütüüün haftasonu ne kadar abur cubur, efenime söliyim fast food varsa yersen sonuç böyle gülünecek halde olur.
Ayıp yaw..