27 Şubat 2010 Cumartesi

Haftasonu falan filan..

Ennnn sevdiğim gün Cumartesi günü. Çünkü benim haftasonum bugün başlıyor. Son 1.5 aydır baya yoğun olduğumdan bu haftasonunu sadece kendime ayriciim (hayal kurma kızım, yarın kuzenin nişanı var!). Oy oyy oyyy. Ama yaaaaaa :(
Şimdi aklıma geldi hem ben ne giycem yaa, giyecek bişeyim yok. (koca okusa burayı valla çarpılacaksın der). Evet evet yok iyisi mi ben bugün biraz dışarı çıkayım bakınayım alışveriş neyin yapayım. Hem çok geçerli bir mazeretim var; yarına giyecek birşeyim yok çünkü.. Ehi..

25 Şubat 2010 Perşembe

Mevlid Kandili

Mevlid Kandilimiz mübarek olsun.
Bu akşam mevlid kandili. Yani Peygamber Efendimiz'in (SAV) doğum yıldönümü bu gece. Hepimizin kandili mübarek olsun. Akşam annemlere gitmeyi düşünüyorum elimde kandil simidi ile..

16 Şubat 2010 Salı

Hızlı geçen bir hafta

Kış ortasındayız ama evlenen evlenene.. Tam dört haftadır üstüste her haftasonu bir nikaha gittik. İşin komik tarafı bu evlenen herkes birbirinin ortak tanıdıkları ve dolayısıyla nikaha gelen herkes de tanıdık ve hemen hemen aynı davetliler. Her hafta aynı kişilerle farklı mekanlarda karşılaşmak komik oldu..

Neyseki evlenme faslı bitti ama bu ve önümüzdeki iki haftasonu daha rezervli.. Bu sefer nikah değil nişan törenleri var sırada. Evde oturmayı özledim :P

Kayınvalidemler hala bizde. Bir ara misafir sayısında artışlar oldu ama bu haftasonu itibariyle (başka birşeyler çıkmazsa) eski sayımıza döneceğiz galiba.

Pazar gezmeyi özledim, hem de ne fena özledim. Tezgahlar arasında avare avare dolaşmaları, düşeş ve kalite birşeyler bulup sevinmeyi, aslında lazım olmayıp ama ya birgün kullanırsam deyip acayip şeyler almayı özledim. (Bi salı bu planımı uygulamaya koyayım hasta olup işe gitmediğim bir salı günü :p)

Bloglar dünyasında hediyeleşme popüler bu aralar. Bende takip ettiğim Çatı katı İlkay'ın eşarp çekilişine katıldım, çünküm eşarbı çok beğendim. Fellik fellik dolaşıp siyahlı beyazlı bir eşarp aramıştım geçen günlerde gideceğim bir nikahta takmak için, bulamayınca istediğim gibi birşey içime sinmeyen birşey almak zorunda kalmış idim. Çekilişte çıkmasa bile o eşarba talibim (bedeli mucibince tabiki :) Neyse önce bi açıklansın da hele :)

Az önce bir dilim pastayı hüplettim, vicdanım sızlıyor ama napiim pasta güzeldi.

Akşam gelen misafirin çocuğu yüzünden çocuklara karşı olan sevgim sıfıra iniyordu nerdeyse. Evde karıştırmadığı şey, yer, çekmece kalmadı, şımarıklık had safhada. Sağolsun ebeveynleri de dünyanın sekizinci harikasına sahip olduklarını düşündüklerinden sanırsam gülümseyen suratlarla izlediler çocuklarını, haa arada bir yapmaa kızııım da dediler günahlarını almayayım. Allahım kınamak istemiyorum da kimseyi ama napiim bi ara kulaklarımdan duman çıkıyordu nerdeyse.

Böyleyken böyle işte..

1 Şubat 2010 Pazartesi

Bir baktım da nerdeyse 10 gündür yazmıyormuşum. Biraz tembellik biraz yoğunluk gelip de şuraya iki satır bir şey yazamamışım. Neler yaptım bu süre zarfında yazayım bi. Gündemimizin büyük kısmını kaynımın evlilik süreci aldı. Yani Ekim'de nişanlanan kaynım arayı fazla uzatmadan evlendi. Bundan mütevellit kayınvalide ve kayınpederim şehir dışından geldiler ve bizde konaklamaktalar. Yeni taşındığımız evde hep bir kalabalıkla haşır neşiriz. Hani oturup da şööle bi ayaklarımı uzatıp keyif yapmışlığım yoktur. (Şikayetçimiyim, eh birazcık ama azcık :) Eski rahatlığımı özlüyorum, keyfime göre takıldığım anları. itiraf ediyorum ben aslında yanlızlığı severim, kalabalık da olsun ama hayatımı sınırlıyorsa yada kendime göre hareket edemiyorsam bu beni rahatsız eder.. Neyse içimi de azıcık döktükten sonra tekrar konuya döneyim. Bu haftasonu da yeni evlileri yemeğe aldım cumartesi günü işten çıkıp koşarak eve gittim hatta öncesinde kısa bir market turu.. Evi F. süpürmüştü bende tozları aldım, banyo ve tuvaleti tekrar ovaladım ve kendimi mutfağa attım. Menüyü de yazayım bari. Fırın poşetinde tavuk (çok lezzetli oluyor böyle), pilav, tarhana çorbası, etli biber dolması, domates solu karışık kızartma, kuskus salatası, mevsim salata, halleyli tatlı. Bunların bir kısmını bir önceki akşamdan yapmıştım tabi..
Pazar sabahı ise biz yeni evlilere kahvaltıya davetliydik. Kahvaltıdan sonra ise F.'in yakın bir arkadaşının nikahı vardı, cümbür cemaat oraya geçtik. Sonrasında da biraz Praktiker turu ile günü tamamlayıp evimize döndük.
Bugün ise uzun süredir şirketimizde çalışan ve bir süredir hastanede tedavi görmekte olan bir abimizi kaybettiğimizi öğrendim. Allah gani gani rahmet eylesin, nur içinde yatsın inşallah. Ölüm tüm soğukluğuyla gerçekliğini hatırlatıyor arada sırada..